Cahit Sıtkı TARANCI

Cahit Sıtkı TARANCI (d. 4 Ekim 1910, Diyarbakır - ö. 13 Ekim 1956, Viyana,Avusturya)
       Özellikle "ölüm" ve "yalnızlık" temalarını işlediği yapıtlarıyla çağdaş Türk şiirinin öncüleri arasına giren şair Diyarbakır’ın Suriçi Cami Kebir Mahallesi 3 nolu evde dünyaya geldi. Cahit Sıtkı Tarancı'nın çocukluk ve gençlik yıllarının bir bölümü bu tarihi evde geçmiştir. Cahit Sıtkı Tarancı Diyarbakır'ın soylu ailelerinden olan Pirinçcizadelerdendir. Babası Bekir Sıtkı, annesi Arife hanımdır. İlk tahsilini Diyarbakır'da tamamladı. Daha sonra Orta öğrenimi için İstanbul'a gönderilerek, Kadıköy Fransız Saint Joseph Lisesi'nde dört yıl okuduktan sonra Ortaöğrenimini Galatasaray Lisesi'nde ta­mamladı (1931). Mülkiye Mektebi'nde (bugün Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi) ve Yüksek Ticaret Okulu'nda okudu. Bir süre Sümerbank'ta memur ola­rak çalıştıktan sonra 1939'da Paris'e gitti ve Paris Radyosu'nda Türkçe yayınlar spikerli­ği yaptı. II. Dünya Savaşı çıkınca Türkiye' ye döndü. Askerliğini bitirdikten (1943) sonra bir süre İstanbul'da babasının işyerin­de çalıştı. Ankara'da Anadolu Ajansı'nda çevirmenlik yaptı. Toprak Mahsulleri Ofisi'nde (TMO), Çalışma Bakanlığı'nda çalış­tı. Geçirdiği kısmi felç sonucunda 1954'te konuşma yetisini yitirdi. Tedavi için götü­rüldüğü Viyana'da öldü.
       İlk şiirleri 1930'da Muhit ve Servetifünun- Uyanış dergilerinde yayımlandı. Bu şiirler­de hece ölçüsünü alışılmış duraklara bağlan­madan yeni bir uyum sağlayarak kullanma­sıyla dikkati çekti. 1946 Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Şiir Yarışması'nda "Otuz Beş Yaş" şiiriyle birincilik kazanınca ünü yay­gınlaştı. İlk şiir kitabı Ömrümde Sükût'tan (1933, 1968) sonra yazdığı şiirlerinden seç­meleri, ödül alan şiirinin adıyla Otuz Beş Yaş'ta (1946,1992) topladı. Üçüncü kitabı Düşten Güzel'den (1952, 1969) sonra kitap­lara girmeyen şiirleri, Fransız şairlerden yaptığı çeviriler ve ölümü üzerine yazılan yazılar Sonrası (1957, 1962) adlı kitapta toplandı. Arkadaşı şair Ziya Osman Saba' ya 1930-46 arasında yazdığı mektuplardan 57'si gene ölümünden sonra Ziya'ya Mek­tuplar (1957) adıyla kitaplaştırıldı. Gazete ve dergilerde çıkan öykülerinden 22'si Selahattin Önerli tarafından Cahit Sıtkı'nın Hikâyeciliği ve Hikâyeleri (1976) adı altında bir araya getirildi. Asım Bezirci'nin derledi­ği Bütün Şiirleri 1983'te yayımlandı.
       Cahit Sıtkı Tarancı, döneminin en çok okunan şairlerinden biridir. Garip akımın­dan etkilenerek serbest şiiri denemiş, bir yandan da Baudelaire ve Verlaine gibi Fransız şairlerden etkilenmiş, ama hiçbir akıma bağlanmadan uyumu ve biçimi göze­ten, duygulu, kendine özgü bir şiir geliştir­miştir. Hem yaşam sevincini, hem de yoğun bir karamsarlığı yansıtan şiirlerinde "yalnız­lık" ve "ölüm" temaları ağır basar.
   Türk edebiyatında şiir üzerine en çok düşünen şairlerden biri olan Cahit Sıtkı bu konudaki görüşlerini çeşitli yazılarıyla mektuplarında uzun uzadıya açıklamıştır. Yazılarından birinde, “Şiir kelimelerle güzel şekiller kurma sanatıdır” der. Ona göre kelime annedir, dosttur, hasrettir, hayaldir; yani bir anlamı, çağrışımı, bir gölgesi, hatta bir rengi ve adı olan nesnedir. Şiirde mükemmellik ne aruzun ne hecenin ne de serbest veznin tekeli altındadır. Mükemmellik şairin kullandığı dilden âzamiyi koparmasıdır.
Şiirlerinden
 
Eserleri
Şiir kitapları
Ömrümde Sükût (1933),
Otuz Beş Yaş (1946),
Düşten Güzel (1952),
Sonra­sı (1957)
Mektup
Ziya'ya Mektuplar (1957)1930-1946 yıllan arasında, Galatasaray'dan arkadaşı Ziya Os­man Saba'ya gönderdiği mektupları
Ölümünün 15. yıldönümünde Millî Kütüphane bir Cahit Sıtkı Tarancı Bibliyografyası yayınladı (1971).
Cahit Sıtkı Tarancı'nın Hikâyeciliği ve Hikâyeleri (1976) Şairin gazetelerde kalmış 22 hi­kâyesi,Selâhattin Önerli
Bütün Şiirleri 1983 (Asım Bezirci)

Test Çöz