
1-Heyder Baba, ıldırımlar şahanda, Seller, sular şakkıldayıb ahanda, Kızlar ona saf bağlayıb bahanda, Selâm olsun şevkatize, elize, Menim de bir adım gelsin dilize |
1 Haydar Baba, yıldırımlar çakınca, |
2-Heyder Baba, kehliklerin uçanda, Göl dibinden dovşan kalkıb, kaçanda, Bahçaların çiçeklenib açanda, Bizden de bir mümkün olsa, yâd ele, Açılmayan ürekleri şâd ele |
2 Haydar Baba, kekliklerin uçunca, |
3-Bayram yeli çardakları yıhanda, Novruz gülü, kar çiçeği çıhanda, Ağ bulutlar köyneklerin sıhanda, Bizden de bir yâd eyleyen sağ olsun, Derdlerimiz koy dikkelsin dağ olsun |
3 Bayram yeli çardakları yıkınca, |
4-Heyder Baba, gün dalıvı dağlasın, Üzün gülsün, bulakların ağlasın, Uşaklarun bir deste gül bağlasın, Yel gelende ver getirsin bu yana, Belke menim yatmış bahtım oyana |
4 Haydar Baba, güneş sırtını dağlasın,
|
5-Heyder Baba, senin üzün ağ olsun, Dört bir yanın bulak olsun, bağ olsun, Bizden sora senin başın sağ olsun, Dünya kazov-kader, ölüm-itimdi, Dünya boyu oğulsuzdu, yetimdi |
5 Haydar Baba, senin yüzün ak olsun, |
6-Heyder Baba, yolum senden keç oldu, Ömrüm keçdi, gelenmedim geç oldu, Heç bilmedim gözellerin neç oldu, Bilmezidim döngeler var, dönüm var, İtginlik var, ayrılık var, ölüm var |
6 Haydar Baba, yolum senden ayrıldı, |
7-Heyder Baba, igit emek itirmez Ömür geçer efsus bere bitirmez, Nâmerd olan ömrü başa yetirmez, Biz de vallah unutmarık sizleri, Görenmesek helâl edin bizleri |
7 Haydar Baba, yiğit emek yitirmez, |
8-Heyder Baba, Mir Ejder seslenende, Kend içine sesden-köyden düşende, Aşık Rüstem, sazın dillendirende, Yadındadır ne hövlesek kaçardım, Kuşlar tekin kanad çalıb uçardım |
8 Haydar Baba, Mir Ejder seslenince, |
9-Şengülava yurdu, aşık alması, Gâh da gedib orda konak kalması, Daş atması, alma-heyva salması, Kalıb şirin yuhu kimin yadımda, Eser koyub, ruhumda her zadımda |
8 Haydar Baba, Mir Ejder seslenince, |
10-Heyder Baba, Kuru gölün kazları, Gediklerin sazak çalan sazları, Ket kövşenin payızları, yazları, Bir sinema perdesidir gözümde, Tek oturub, seyr ederem özümde |
10 Haydar Baba, Kuru Göl'ün kazları,
|
11-Heyder Baba, Karaçemen caddası, Çovuşların geler sesi, sedası, Kerbelâ'ya gedenlerin kadası, Düşsün bu aç, yolsuzların gözüne, Temeddünün uyduk yalan sözüne |
11 Haydar Baba, Kara Çimen caddesi, |
12-Heyder Baba, şeytan bizi azdırıb, Mehebbeti üreklerden kazdırıb, Kara günün ser-nüviştin yazdırıb, Salıb halkı bir-birinin canına, Barışığı beleşdirib kanına |
12 Haydar Baba, şeytan bizi azdırmış, |
13-Göz yaşına bakan olsa, kan ahmaz, İnsan olan hancer beline takmaz, Amma hayıf, kör tutduğun burahmaz, Behiştimiz cehennem olmahdadır, Ziheccemiz meherrem olmahdadır |
13 Gözyaşına bakan olsa kan akmaz, |
14-Hazan yeli yarpakları tökende, Bulut dağdan yenib kende köçende, Şeyhülislam gözel sesin çekende, Nisgilli söz üreklere deyerdi, Ağaçlar da Allah'a baş eyerdi |
14 Hazan yeli yaprakları dökünce, |
15-Daşlı bulak daş-kumunan dolmasın, Bahçaları saralmasın, solmasın, Ordan keçen atlı susuz olmasın, Deyne bulak, hayrın olsun, aharsan, Ufuklara humar-humar baharsan |
15 Tatlı Çeşme taşla kumla dolmasın, |
16-Heyder Baba, dağın daşın seresi, Kehlik okur, dalısında feresi, Kuzuların ağı, bozu, karası, Bir gedeydim dağ-dereler uzunu, Okuyaydım: 'Çoban, kaytar kuzunu' |
16 Haydar Baba, dağın taşın yalçını, |
17-Heyder Baba, Sulu yerin düzünde, Bulak kaynar çay çemenin gözünde, Bulakotu, üzer suyun üzünde, Gözel kuşlar ordan gelib keçerler, Halvetleyib bulakdan su içerler |
17 Haydar Baba Sulu Yer'in ovasında, |
18-Biçin üstü sünbül biçen orahlar, Ele bil ki, zülfü darar darahlar, Şikarçılar bildirçini sorahlar, Biçinçiler ayranların içerler, Bir huşlanıb, sondan durub biçerler |
18 Biçin vakti sünbül biçen oraklar, |
|
|
19-Heyder Baba, kendin günü batanda, Uşakların şamın yeyib yatanda, Ay bulutdan çıkıb kaş-göz atanda, Bizden de bir sen onlara kıssa de, Kıssamızdan çoklu gam u gussa de |
19 Haydar Baba, köyün güneşi batınca, |
20-Karı nene gece nağıl deyende, Külek kalkıb kap-bacanı döyende, Kurd keçinin Şengülüsün yeyende, Men kayıdıb bir de uşak olaydım, Bir gül açıb ondan sora solaydım |
20 İhtiyar nine gece masal söyleyince, |
21-'Emmecan'ın bal bellesin yeyerdim, Sondan durub üs donumu geyerdim, Bahçalarda tiringeni deyerdim, Ay özümü o ezdiren günlerim, Ağac minib, at gezdiren günlerim |
21 Hala Can'ın bal bükmesini yerdim, |
22-Heçi hala çayda paltar yuvardı, Memmed Sadık damlarını suvardı, Heç bilmezdik dağdı, daşdı, divardı Her yan geldi, şıllak atıb aşardık, Allah, ne koş, gamsız-gamsız yaşardık |
22 Heçi teyze çayda çamaşır yıkardı, |
23-Şeyhülislam münâcatı deyerdi, Meşed Rahim lebbâdeni geyerdi, Meşdâceli bozbaşları yeyerdi, Biz hoş idik, hayrat olsun, toy olsun, Fark eylemez, her n'olacak, koy olsun |
23 Şeyhelislām münacatı söylerdi, |
24-Melik Niyaz verendilin salardı, Atın çapıb kıykacıdan çalardı, Kırkı tekin gedik başın alardı Dolayıya kızlar açıb pencere, Pencerelerden ne gözel menzere |
24 Melik Niyaz tüfeğini atardı, |
25-Heyder Baba, kendin toyun tutanda, Kız gelinler hena, pilte satanda, Bey geline damdan alma atanda, Menim de o kızlarında gözüm var, Aşıkların sazlarında sözüm var |
25 Haydar Baba, köyün düğününü yapınca, |
|
|
26-Heyder Baba, bulakların yarpızı, Bostanların gülbeseri, karpızı, Çerçilerin ağ nebatı sakkızı, İndi de var damağımda, dad verer, İtgin geden günlerimden yad verer |
26 Haydar Baba, pınarların yarpuzu, |
27-Bayram idi gece kuşu ohurdu, Adaklı kız bey çorabın tohurdu, Herkes şalın bir bacadan sohurdu, Ay ne gözel kaydadı şal sallamak, Bey şalına bayramlığın bağlamak |
27 Bayram idi, gece kuşu ötüyordu, |
28-Şal istedim men de evde ağladım, Bir şal alıb tez belime bağladım, Gulam gile kaçdım, şalı salladım, Fatma hala mene çorab bağladı, Han nenemi yada salıb ağladı |
28 Şal istedim ben de evde ağladım, |
29-Heyder Baba, Mirzemmed'in bahçası, Bahçaların turşa şirin alçası, Gelinlerin düzmeleri, tahçası Hey düzüler gözlerimin refinde, Heyme vurar hatıralar sefinde |
29 Haydar Baba, Mirzemmed'in bahçesi, |
30-Bayram olub, kızıl palçık ezerler, Nakış vurub, otakları bezerler, Tahçalara düzmeleri düzerler Kız-gelinin fındıkçası, henası, Heveslener anası, kaynanası |
30 Bayram olup kızıl balçık ezerler, |
31-Bakıçının sözü, sovu, kağızı İneklerin bulaması, ağızı, Çerşenbenin girdekânı, mövizi Kızlar deyer: "Atıl-matıl, çerşenbe, Ayna tekin bahtım açıl, çerşenbe" |
31 Bakūcunun sözü, sohbeti, kāğıdı, |
32-Yumurtanı göyçek, güllü boyardıh, Çakkışdırıb sınanların soyardıh, Oynamakdan birce meğer doyardıh, Eli mene yaşıl aşık vererdi, İrza mene novruz gülü dererdi |
32 Yumurtayı güzel güllü boyardık, |
33-Novruz Ali hermende vel sürerdi, Kâhdan enib küleşlerin kürerdi, Dağdan da bir çoban iti hürerdi, Onda gördün ulak ayak sahladı, Dağa bakıb kulakların şahladı |
33 Nevruz Ali harmanda döven sürerdi, |
34-Akşam başı nahırçılar gelende, Kodukları çekib, vurardık bende, Nahır keçib gedib yetende kende, Heyvanları çılpak minib kovardıh, Söz çıksaydı, sine gerib sovardıh |
34 Akşam üstü sürü ile gelince, |
35-Yaz gecesi çayda sular şarıldar, Daş kayalar selde aşıb, karıldar, Karanlıkda kurdun gözü parıldar, İtler gördün, kurdu seçib ulaşdı, Kurd da gördün, kalkıb gedikden aşdı |
35 Yaz gecesi çayda sular şarıldar, |
36-Kış gecesi tövlelerin otağı, Kentlilerin oturağı, yatağı, Buharıda yanar odun yanağı, Şebçeresi, girdekânı, iydesi, Kendi basar gülüb-danışmak sesi |
36 Kış gecesi tavlaların odası, |
37-Şücâ haloğlunun Baki savgati, Damda kuran samavarı, söhbeti, Yadımdadı şestli keddi, kameti, Cünemmegin toyu döndü, yas oldu, Nene Kız'ın baht aynası kâs oldu |
37 Şuca teyzeoğlunun Bakū hediyesi, |
38-Heyder Baba, Nene Kızın gözleri, Rakşende'nin şirin-şirin sözleri, Türki dedim, okusunlar özleri, Bilsinler ki, adam geder ad kalar, Yahşı-pisden ağızda bir dad kalar |
38 Haydar Baba, Nene Kız'ın gözleri, |
39-Yaz kabağı gün güneyi döyende, Kend uşağı kar güllesin sövende, Kürekçiler dağda kürek züvende, Menim ruhum ele bilin ordadır, Kehlik kimi batıb kalıb, kardadır |
39 Yaza doğru güneş güneyi dövünce, |
40-Karı Nene uzadanda işini, Gün bulutdan eyirerdi teşini, Kurd kocalıb, çekdirende dişini, Sürü kalkıb dolayıdan aşardı, Badyaların südü aşıb-daşardı |
40 İhtiyar Nene uzatınca işini, |
41-Hecce Sultan emme dişin kısardı, Molla Bağır emoğlu tez mısardı, Tendir yanıb, tüstü evi basardı, Çaydanımız arsın üste kaynardı, Kovurkamız saç içinde oynardı |
41 Hatçe Sultan hala dişini kısardı, |
42-Bostan pozub getirerdik aşağı, Doldurardık evde tahta tabağı, Tendirlerde pişirerdik kabağı, Özün yeyib, tohumların çıtlardıh, Çok yemekden lap az kala çatlardıh |
42 Bostan bozup getiriyorduk aşağı, |
43-Verzeğan'dan armud satan gelende, Uşakların sesi düşerdi kende, Biz de bu yandan eşidib bilende, Şıllak atıb bir kışkırık salardıh, Buğda verib armudlardan alardıh |
43 Verziğan'dan armut satan gelince, |
44-Mirza Tağı'ynan gece getdik çaya, Men bakıram selde boğulmuş aya, Birden ışık düşdü otay bahçaya, "Eyvay dedik, kurddu", kayıtdık, kaşdıh, Heç bilmedik ne vakt küllükden aşdıh |
44 Mirza Taki'yle gece gittik çaya, |
45-Heyder Baba, ağaçların ucaldı, Amma hayıf cevanların kocaldı, Tokluların arıklayıb acaldı, Kölge döndü, gün batdı, kaş kereldi, Kurdun gözü karanlıkda bereldi |
45 Haydar Baba, ağaçların yüceldi, |
46-Eşitmişem yanır Allah çırağı, Dayır olub mescidüzün bulağı, Râhat olub kendin evi, uşağı, Mensur Han'ın eli kolu var olsun, Harda kalsa, Allah ona yar olsun |
46 İşitmişim yanıyor Allah çerağı |
47-Heyder Baba, Moll' İbrahim var, ya yoh? Mekteb açar, okur uşaklar, ya yoh? Hermen üstü mektebi bağlar, ya yoh? Menden ahonda yetirersen selâm, Edebli bir selâm-ı mâ lâkelâm |
47 Haydar Baba, Molla İbrahim var mı, yoksa yok mu? / Mektep açar mı, okuyor mu çocuklar, yoksa yok mu? / Harman vakti mektebi kapatıyor mu, yoksa yok mu? |
48-Hecce Sultan emme gedib Tebriz'e, Amma ne Tebriz ki, gelemmir bize, Balam durun, koyak gedek evmize, Ağa öldü, tufakımız dağıldı, Koyun olan yad gediben sağıldı |
48 Hatce Sultan hala gitmiş Tebriz’e, |
49-Heyder Baba, dünya yalan dünyadı, Süleyman'dan, Nuh'dan kalan dünyadı, Oğul doğan, derde salan dünyadı, Her kimseye her ne verib alıbdı, Eflatun'dan bir kuru ad kalıbdı |
49 Haydar Baba, dünya yalan dünyadır, |
50-Heyder Baba, yaru yoldaş döndüler, Bir-bir meni çölde koyub, çöndüler, Çeşmelerim, çırahlarım, söndüler, Yaman yerde gün döndü, akşam oldu, Dünya mene harâbe-i şâm oldu |
50 Haydar Baba, yār ve yoldaş döndüler, |
51-Emoğluynan geden gece Kıpçağ'a, Ay ki çıkdı, atlar geldi oynağa, Dırmaşırdık, dağdan aşırdık dağa, Meşmemi Han göy atını oynatdı, Tüfengini aşırdı, şakkıldatdı |
51 Amca oğluyla gittiğimiz gece, Kıpçağa, |
52-Heyder Baba, Kara gölün deresi, Hoşgenâb'ın yolu, bendi, beresi, Orda düşer çil kehliğin feresi, Ordan keçer yurdumuzun özüne, Biz de keçek yurdumuzun sözüne |
51 Amca oğluyla gittiğimiz gece, Kıpçağa, |
53-Hoşgenâb'ı yaman güne kim salıb? Seyyidlerden kim kırılıb, kim kalıb? Amir Gafar dam daşını kim alıb? Bulak gene gelib gölü doldurur, Ya kuruyub, bahçaları soldurur |
53 Huşgenabı kötü güne kim atmış? |
54-Amir Gafar seyyidlerin tacıydı, Şahlar şikar etmesi kıykacıydı, Merde şirin, nâmerde çok acıydı, Mazlumların hakkı üste eserdi, Zalimleri kılıç tekin keserdi |
54 Āmir Gaffar seyyidlerin tacıydı, |
55-Mir Mustafa dayı, uca boy baba, Heykelli, sakkallı, Tolustoy baba, Eylerdi yas meclisini, toy baba, Hoşgenâb'ın âb-ı rûsu, erdemi, Mescidlerin, meclislerin görkemi |
55 Mir Mustafa dayı yüce boy baba, |
56-Mecdüssâdât gülerdi bağlar kimi, Guruldardı, buludlu dağlar kimi, Söz ağzında erirdi yağlar kimi, Alnı açık, yakşı, derin kanardı, Yaşıl gözler çırağ tekin yanardı |
56 Mecdüssādat gülerdi bağlar gibi, |
57-Menim atam süfreli bir kişiydi, El elinden tutmak onun işiydi, Gözellerin âhire kalmışıydı, Ondan sonra dönergeler döndüler, Mehebbetin çırağları söndüler |
57 Benim babam sofralı bir kişiydi, |
58-Mir Sâlih'in deli sevlik etmesi, Mir Aziz'in şirin şahsey getmesi, Mir Memmed'in kurulması, bitmesi, İndi desek, ahvâlâtdı, nağıldı, Keçdi getdi, itdi batdı, dağıldı |
58 Mir Salih’in delice hareket etmesi, |
59-Mir Abdül'ün aynada kaş yahması, Çövçülerinden, kaşının ahması, Boylanması, dam-divardan bahması, Şah Abbas'ın dürbini, yâdeş behayr, Hoşgenâb'ın hoş günü, yâdeş behayr |
59 Mir Abdul’un aynada kaş yakması, |
60-Sitâr' emme nezikleri yapardı, Mir Kadir de her dem birin kapardı, Kapıb, yeyib, dayça tekin çapardı, Gülmeliydi onun nezik kappası, Emmemin de, ersininin şappası |
60 Sitare hala çörekleri yapardı, |
61-Heyder Baba, Amir Heyder neyneyir? Yakın gene samavarı keyneyir, Day kocalıb, alt engiynin çeyneyir, Kulak batıb, gözü girib kaşına, Yazık emme, havâ gelib başına |
61 Haydar Baba, Āmir Haydar neyliyor, |
62-Hanım emme Mir Abdül'ün sözünü, Eşidende eyer ağzı, gözünü, Melkâmıd'a verer onun özünü, Da'vaların şuhlugılan katallar, Eti yeyib, başı atıb yatallar |
62 Hanım hala, Mir Abdulun sözünü, |
63-Fizze hanım Hoşgenâb'ın gülüydü, Amir Yahya em kızının kuluydu, Ruhsâre artist idi, sevgiliydi, Seyid Hüseyn Mir Salih'i yansılar, Amir Cefer geyretlidir, kan salar |
63 Fizze Hanım, Huşgenab’ın gülüydü, |
64-Seher tezden nahırçılar gelerdi, Koyun kuzu dam bacadan melerdi, Emme Can'ım körpelerin belerdi, Tendirlerin kavzanardı tüstüsi, Çöreklerin gözel iyi, istisi |
64 Sabah erken sığırtmaçlar gelirdi, |
65-Göyerçinler deste kalkıb uçallar, Gün saçanda kızıl perde açallar, Kızıl perde açıb, yığıb kaçallar, Gün ucalıb, artar dağın celâli, Tebietin cevanlanar cemâli |
65 Güvercinler küme halinde kalkıp uçarlar, |
66-Heyder Baba, karlı dağlar aşanda, Gece kervan yolun aşıb çaşanda, Men hardasam, Tehran'da, ya Kâşan'da, Uzaklardan gözüm seçer onları, Hayâl gelib, aşıb keçer onları |
66 Haydar Baba, karlı dağlar aşınca, |
67-Bir çıkaydım Damkaya'nın daşına, Bir bakaydım keçmişine, yaşına, Bir göreydim neler gelib başına, Men de onun karlarıylan ağlardım, Kış donduran ürekleri dağlardım |
67 Bir çıkaydım Dam Kaya’nın taşına, |
68-Heyder Baba, gül konçesi handandı Amma hayıf, ürek gazası kandı, Zindegânlık bir karanlık zindandı, Bu zindanın derbeçesin açan yok, Bu darlıkdan bir kurtulub kaçan yok |
68 Haydar Baba, gül goncası handandır, |
69-Heyder Baba, göyler bütün dumandı, Günlerimiz birbirinden yamandı, Birbirizden ayrılmayın, amandı, Yakşılığı elimizden alıblar, Yakşı bizi yaman güne salıblar! |
69 Haydar Baba, gökler bütün dumandır, |
70-Bir soruşun bu karkınmış felekden, Ne isteyir bu kurduğu kelekden? Deyne, keçirt ulduzları elekden, Koy tökülsün, bu yer üzü dağılsın, Bu şeytanlık korkusu bir yığılsın |
70 Bir sorun bu beddualı felekten, |
71-Bir uçaydım bu çırpınan yelinen, Bağlaşaydım dağdan aşan selinen, Ağlaşaydım uzak düşen elinen, Bir göreydim ayrılığı kim saldı? Ölkemizde kim kırıldı, kim kaldı? |
71 Bir uçaydım bu çırpınan yel ile, Yarışaydım dağdan inen sel ile, |
72-Men senin tek dağa saldım nefesi, Sen de kaytar, göylere sal bu sesi, Baykuşun da dar olmasın kefesi, Burda bir şîr darda kalıb bağırır, Mürüvvetsiz insanları çağırır |
72 Ben senin gibi dağa saldım nefesi, |
73-Heyder Baba, gayret kanın kaynarken, Karakuşlar senden kopub kalkarken, O sıldırım daşlarıynan oynarken, Kavzan, menim himmetimi orda gör, Ordan eyil, kâmetimi darda gör |
73 Haydar Baba, gayret kanın kaynarken, |
74-Heyder Baba, gece durna keçende, Köroğlunun gözü kara seçende, Kıratını minib, kesib biçende, Men de burdan tez matlaba çatmaram, Eyvaz gelib çatmayıncan yatmaram |
74 Haydar Baba, gece turna geçince, |
75-Heyder Baba, merd oğullar doğginan, Nâmerdlerin burunların oğginan, Gediklerde kurdları dut boğginan, Koy kuzular ayın şayın otlasın, koyunların kuyrukların katlasın |
75 Haydar Baba, mert oğullar doğur, |
76-Heyder Baba, senin könlün şad olsun, Dünya varken ağzın dolu dad olsun, Senden keçen yakın olsun, yad olsun, Deyne menim şâir oğlum Şehriyâr, Bir ömürdür gam üstüne gam çalar |
76 Haydar Baba, senin gönlün şād olsun, |